Hainler, alçaklar, şerefsizler, yine zavallılıklarını, bitmişliklerini, tükenmişliklerini, çaresizliklerini, nasıl insanlıktan nasibini almadıklarını, nasıl iğrenç yaratıklar olduklarını bir kez daha İstanbul İstiklal Caddesinde masum insanların kanını dökerek gösterdiler. 

    İnsan olanın aklı, hafsalası almıyor! Nasıl oluyor da masum insanları gözlerini kırpmadan katledebiliyorlar?
    Nasıl oluyor da bu kadar soğukkanlılıkla canice, vahşice saldırabiliyorlar?

    Neyi amaçlıyorlar? Neyi hedefliyorlar? Ne yapmaya çalışıyorlar?

    Maksat, korku, panik, kargaşa, kaos yaratmaksa bunu başaramayacaklar!

    Gayeleri, kardeşlik, birlik ve beraberliğimizi bozmaksa bunu da başaramayacaklar!

    Hedefleri, Türk Vatanını, Türk Milletini, zayıf ve basiretsiz göstermekse bunu hiç başaramayacaklar!
    Terör, tarihin hangi döneminde başarılı olmuş ki bu döneminde olsun. 

    Törer, sadece yapanların ve yaptıranların ne kadar acz içine düştüklerini, ne kadar zavallı ve çaresiz olduklarını, nasıl can çekiştiklerinin, bittiklerinin ifadesidir. 

    Canımızdan can aldılar evet, doğru! Yüreğimizi yaktılar evet  doğru! Bizi hüzne boğdular evet doğru!
    Ama bizi zerre kadar korkutamadılar, korkutamayacaklar...

    Asla birlik ve beraberliğimizi bozamayacaklar...

    Hiçbir zaman, kaos, panik, yaratamayacaklar...

    Bütün yüreğimizle inanıyoruz ki akıttıkları kanda boğulacaklar...

    Bu alçak canice yapılan saldırı ile yine terörü her yönü ile destekleyen iki yüzlü, sahtekar, devlet bozuntuları timsah göz yaşları döktüler. Yine üç maymunu oynadılar. Bu millette, bu devlette kimlerin bize dost, kimlerin bize düşman olduklarını, kimlerin bizim canımızı yakmak için her yolu denediğini çok ama çok iyi biliyoruz. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. 

    Bunun yanı sıra bombalı çantayı bırakının kısa zamanda yakalanması yüreğimize su serpti mi, hayır! Acımızı dindirdi mi, hayır! Öfkemizi hafifletti mi, hayır!

    Ne zaman ki bu alçak veya alçakların arkalarında kim varsa, destekçileri, yardakçıları, yatakçıları, arka çıkan siyasileri yakalanıp en ağır cezaya çarptırıldığında yüreğimize su serpilip, acımız hafifleyebilir. 

    Diğer taraftan dağda neredeyse yok edilen terör örgütü PKK/YPG/PYD, Kandilden gelen talimatla metropoller de eylem yapacaklarını zaten açık açık söylediler. Mersin'de yapılan saldırı ile İstanbul’daki saldırı arasında mutlak bir bağ olduğu da artık bilinmektedir. Bu saldırıları kimin veya kimlerin düzenlediği de açık, net bir şekilde ortadadır. Taşeron örgütlerin efendilerinin kimler olduğu, bu örgütlerin iplerinin kimlerin ellerinde olduğu da herkesin malumu.
    O zaman biz nerede ne arıyoruz?

    Ne acıdır ki biz hala terörle bağlantılı olduğu kesin olan vekillerin vekilliklerinin düşürülüp düşürülmemesini tartışıyor süreci uzattıkça uzatıyoruz. Biz hale ısrarla terör örgütünün siyasi kolu ile görüşmelere devam ediyoruz. Biz hala bu canilerin temsilcilerinin Meclisimize girmesine vesile oluyoruz. Biz hala terör örgütüne açık veya gizil destek verenlere hoş görülü davranıyoruz.

    Ve biz hala ki yazıklar olsun terörün siyasi kolundan “medet” umuyoruz!

    Dönüp aynaya bir bakalım! Biz ne yapıyoruz, ne yapmaya çalışıyoruz? Farkında mıyız? Sizler neyin hangi hesabını yapıyorsanız, bilin ki o hesap ellerinizde patladı. 

    Hangi partiden, pırtıdan olursa olsun, bütün siyasiler bilin ki; terörün siyasi koluyla, yan koluyla, arka koluyla, ön koluyla hangi koluyla irtibata geçerseniz geçin, bunun bedelini sandıkta mutlaka ödeyeceksiniz. Biz bir şeyi de çok iyi biliyoruz. Asıl bedeli siz değil bu millet ve onun evlatlarının ödediğini de...

    Bir sözümüzde ülkemize düşmanlıkta sınır tanımayan devletlere; Türkiye'nin her alanda büyümesi ve gelişmesinden rahatsız olan, her fırsatta dağda veya şehirlerimizde devletimize yönelik terör eylemlerini destekleyerek ülkemizi zayıf düşürmeye, çaresiz bırakmaya çalışıyorsunuz. Bunu görüyoruz, millet olarak bunun farkındayız. 

    Bilin ki; bizi asla yıldıramayacaksınız, zayıflatamayacaksınız, hele hele çaresiz bırakamayacaksınız. Her terör eylemi bizim birliğimizi, kardeşliğimizi güçlendirmekte, ülkemize ve devletimize olan bağlılığımızı pekiştirmekte size olan öfkemizi ise bilemektedir. Bilin istedik...

    Kamuoyuna yansımayan, canlı bomba dahil yüzlerce terör eylemini canını ortaya koyarak engelleyen, dağları onlara dar edip, şehirlerde göz açtırmayan,  bu terör eylemini bizzat yapanı en kısa zamanda yakalayan,  polisimize, emniyet güçlerimize, askerimize bu acılı günümüzde de millet olarak teşekkür ve şükranlarımızı milletimiz adına ifade etmeyi bir borç biliyoruz.

    SON SÖZ... TERÖRÜ LANETLEMEK YETMEZ! ONLARI BESLEYEN, DESTEKLEYEN, ARKA ÇIKAN, HER TÜRLÜ İMKÂNI SUNAN, ŞER GÜÇLERİ, SİYASİLERİ ORTAYA ÇIKARMAK, DEŞİFRE ETMEK VE EN AĞIR CEZAYI VERMEKTE BOYNUMUZUN BORCU OLMALI...