Osman Doğan

Osman Doğan

Darbe olsaydı ne mi olurdu?

Darbe olsaydı ne mi olurdu?

Kanlı Darbe kalkışmasının def edildiği onuncu gündeyiz. Meydanlarda Suriye mahallelerinden kalma görüntüler olsa da, 15 Şubatta kahramanca mücadele eden dostlarımız şehit olsalar da, vatan sağ olsun diyerek içimizi soğutmaya çalışıyoruz.

 Büyük bir tuzağın içinde, tuzakların en hayırlısını hesaba katmayanlar bugün yaptıkları hainliklerin bedelini ödeyecekler. Yazılarımda sürekli dile getirdiğim büyük bir oyunun sadece bir parçasını daha üzerimizden def etmeyi başardık Allah’ın izniyle. Dostlar önümüzdeki günlerde yine nöbet tutmaya devam edeceğiz. Bu nöbetlerde kuran okuyan dedelerimiz, ninelerimiz, bayrağımızı dalgalandıran kardeşlerimizin verdiği emek, Türkiye’nin sokakta yıkılamayacağının nişanıdır.  Uzun soluklu hazırlanan darbe provalarını 17-25 de yapan bu halk, o günlerde bahanesi birkaç ağaç olan insanları dahi ürkütmüş durumda. Darbeci zihniyet provalarda sadece İstanbul’u ayağa kaldırdıklarını, bu kalkışmanın Türkiye genelinde olmasıyla Türkiye genelinde bir korkutma, sinme, sindirilme beklentisi içine girdiler.

 Liderlerden haber alınamayan bir gecede, insanların üzerine korku algılarını yerleştirerek, sindirmeyi hedef edindiler. O gece korksaydık, bugün olamazdık cümlesi bu kısımın özeti olabilir.

 Bugün hain tuzaklar kuran insanlara hayret ededuralım, Kırk yıldan beri siyasete karışmayın diyen FETÖ cülerin devletin bütün kademelerinde konuşlanmasıyla, siyasete karışmıyoruz, siyaseti yönetiyoruz ifadeleriyle bu alanı da kendilerine meşru kılacaklardı.

Ne zaman Türkiye’yi ellerine geçirecekleri konusunu FETÖ zihniyetçileri şöyle açıklar, ‘’Düşman güçleri ile Müslüman güçler kuvvet bakımından ne zaman eşitlenirlerse o zaman’’ bu ifadenin analiz edilmesi durumunda, 40 yıldan beri bu ülke insanını sömüren, bu ülke insanının emeklerini çalan, bu ülke insanının kazancında hakkı olduğunu, malında hakkı olduğunu düşünen bu kişilerin bugün kullandığı ‘ahmak’ ifadeleri onların ne denli iki yüzlü olduğunu göstermemiş midir?

Bir zengin gözüne kestiren bu yapı mensupları o an, o dakika liderlerinin peygamberimizin rüyada FETÖ yü ziyaret ettiğini, selamının olduğunu, kendisine komşu olmayı istiyorsa o malı vermesi gerektiğini söylemekler. Bu dünyada uyurken bile para kazanan bir sistem varsa bunun adı FETÖ’dür. Bu dünyada istediği an peygamberi rüyada gören, kamyona bindiren birileri varsa bunlar FETÖ’ cülerdir. Gece gündüz uyuyan birinin darbeyi gangi ara planladığını da merak etmiyor değilim! Bugünlerde klavye delikanlısı olan, meydanlara gidip sırf selfie çekelim de bizi anlamasınlar diyenlere gülüyorum. Bunlar bu zamana kadar peygamberle insanları kandırdılar, şimdi de bu sahte hallerle Allah’ı kandıracaklarını düşünüyorlar. Ki kendisinin İSA Mesih olduğunu, meydanların ortalığın karışması halinde Mesih’in geleceğini, o halde ortalığı karıştıralım dediğini de hesaba katarsak, dini kendi çıkarları doğrultusunda kullanmada hiçbir sakıncalarının olmadığı ayan beyan ortadadır.

 Kıymetli kardeşlerim daha önceki yazılarımda bunların senaryolarını sizlere hatırlatmıştım. O günlerde bu anlattıklarım sadece yazarın bir senaryosu olarak görülüyordu. Bugün haklı olduğumu geçte olsa anlayan birilerinin olduğunu düşünüyorum.

 Peki bu darbe onların istediği gibi olsaydı ne olurdu? Birincisi paralel yapıya mensup, ya da hükümetin karşısında birleşen darbe severler İstanbul’un Avrupa yakasını kendilerine ülke olarak ayırmış olacaklardı. Onların ülkesi Avrupa yakası olacak, Anadolu yakası ile aralarında köprüler güvenli bir çizgiyi teşkil edecekti.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR