Ali İLKBAHAR

Ali İLKBAHAR

İnsanlık Harekette

İnsanlık Harekette

Fatih Sultan İstanbul'a girdiğinde; çocuklar, analar, babalar kiliseye sığınmış, korku ile Fatih Sultan'ı beklemektedirler. Fatih ilk önce kiliseye gider. “Hepinizin can ve mal güvenliği bana aittir.” diyerek halka huzur içinde işlerinize, yuvalarınıza dönün. Biz huzur ve barış için geldik diyerekten kilisedeki insanları rahatlatmıştır. İnsanlar derin bir nefes almıştır.

Adaletin, merhametin, insanlığın temsilciliği, görevleri yapılırken dünyaya örnek olunmuştur. Dünyada kurulan Türk ve Müslüman vs. hepsi Allah'ın kulu ve hizmetkarı anlayışını uygulamaya çalışmışlardır.
Fatih Sultan'la karanlık bir çağ kapanmış, aydınlık bir çağ başlamıştır. İbadethanelerini, şifahanelerini artırmıştır, sahiplenmiştir. Bütün dinlerin mensuplarına özgürce ibadetlerini yapma imkân ve ortamını sağlamıştır. Osmanlı yıkıldıktan sonra Türkler, Müslümanlar sahipsiz, öksüz, yetim kalmıştır. Zalimler, emperyalistler, sömürü ve zulüm çarklarını en zalimce uygulamışlardır. Örneğin; Türkistan'da ve dünyanın değişik yerlerinde inim inim inlemektedirler.

“Gönüllü Çoban” (Avukat Faik Eryıldız) onların dili, gönlü, sesi olmuştur. Çığlık isimli uzun bir şiirinin bir kıtasında:

“Dönürem senin dağına,

Yelin gelir bağırma,

Men onu ta ciğerlerime,

Çekirem ağlayı ağlayı”

Bir kıtası bile Türk ve Müslümanların hasretini, kardeşliğini anlatıyor. Her yerde mazlum, çaresiz, aç açık kardeşlerine ulaşmak, çare olmak için elinden geleni yapmaya gayret etmektedir.
Ayrı düştüğü zamanlarda;

“Çırpınırdın Karadeniz

Bakıp Türk'ün bayrağına

Ah ölmeden bir görseydim

Düşebilsem toprağına” mısraları ile bile gönüllerin, dillerin, inançlarının, tarihlerinin destanları bir kardeş olduklarını hiç akıllarından çıkarmamışlardır. Bu sevgi bütün dünyada yayılmış, ilmik ilmik işlenmiş, gardaşlık unutulmamıştır.

Yeni dünyanın kuruluşunda hasretin, özlemin ne kadar büyük olduğu örneğin Türkiye Azerbaycan gibi ne kadar büyük olduğu görülmüştür. Her zaman zor şartlarda bile gardaşlık bağlarına sımsıkı sarılmıştır.

Filistinli ve Gazzeli müslümanın Allah'a bağlılığı, imanı, bütün dünyayı ayağa kaldırmıştır. Allah'a kul olmanın örneğini, kulunun sabrını öyle gösterdiler ki yeni dünyanın uyanışında bütün taşları oynattı. Bütün kalpler “Allahu Ekber!” diye dünyaya örnek oldular.

Merhamet, vicdan, insanlık en önde birinci sırada, gönüllerden gönüllere yayıldı, yayıldı meydanlara, şehirlere, devletlere, kıtalara sığmıyor.

Sevgi, barış, özgürlük, Allah sevgisi dalga dalga yayılırken yeni ümitler yeşeriyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR