Her devlette iktidar sahipleri ve sermaye sahipleri toplumu kontrol etme arzusu içindedir. Bu arzularını gerçekleştirmek için toplumdaki düzenin birçok yönünü özellikle günlük yaşamımızın şekillenmesinde etkili olan değerleri, beklentileri, ilgileri, çıkarları tanımlar. Ayrıca, bireyin toplumda nasıl davranması, tavır göstermesi konusunda eğitici bir fonksiyona da sahiptir. Bir spor olan futbol da, bu fonksiyonları yerine getirmektedir. Futbol kapitalist toplumun ideolojisine uyumlu bir öğretidir ve kapitalist toplumu yansıtan bir ayna görevi görmektedir. Bireycilik, insafsız rekabet, fırsat eşitliği masalı, otoriteryanizm, şovenizm, seksizm, militarizm ve emperyalizm futbolla sunulur.

KAÇACAK YER KALMADI

Futbol halkın afyonu olarak nitelendirilmekte olup önceden açık havada(statlarda) uyutulan insanlar, televizyonun da futbola girişiyle evlerinde uyutulmakta. Artık futboldan kaçacak yer kalmadı. Futbolun her tarafı sarması, onun ideoloji ve sermeye ile olan ilişkisini her geçen gün arttırmıştır.

Futbol 19. yüzyıl sonlarından beri dünyanın en popüler sporudur. Bugün tüm kıtalarda 250 milyon insan futbolun doğrudan katılımcısı olmakla birlikte 1 milyar 400 milyon insanın futbola ilgi duyduğu tahmin edilmekte. Dünya kupası finalleri izleyici sayısı yaklaşık dünyadaki herkesin ortalama 5 maç izlemesine denk gelecek bir rakamı ifade etmektedir. 1998 yılında FİFA’nın kontrol ettiği kontratların parasal değeri 4 milyar pound civarındadır. 2001 yılında ise dünya futbolunda dönen paranın 250 milyar paund civarında olduğu tahmin edilirken bugün bu paranın yaklaşık yarım trilyon dolara yakın olduğu tahmin edilmektedir.

İŞ DÜNYASI FUTBOLA KARIŞTI

Sadece stattaki seyircisiyle buluşan futbol artık televizyon izleyicisiyle de buluşmuş. Bununla birlikte sponsorluk kavramı ortaya çıkmış, artık klüplerin gelirlerinin büyük bir kısmını statlar değil sponsorluklar oluşturmaya başlamıştır. Sponsorluk yoluyla iş dünyası futbola girmiştir. Böylece formalar bir sermaye ürünü haline dönüşmüştür. Sponsorlukların artmasıyla stat çevresinde alışveriş merkezleri, restaurantlar, storelar yerlerini almaya başlamıştır. Tüketim kültürü futbolun dört bir yanını sarmıştır. Son yıllarda iş adamları kulüpleri satın alarak adlarından söz ettirmekte ve reklamlarını yapmaktadır. Futbol günümüzde önemli bir yatırım aracı haline gelmiş, borsada bir yatırım aracı olmuştur. Galatasaray ve Fenerbahçe borsada hissesi bulunan Türk kulüplerindendir.

SERMAYEDARLARIN ETKİSİ

Brezilyalı golcü Ronaldo 1998 Dünya Kupası’nda sakat olduğu halde maçta oynamış. Bunun sebebi sponsor firmadır. Sermayedarların futbola olan müdahalesi ne kadar korkunç olsa da futbolseverler iyi futbol izledikleri için memnun olmaktadır.

 McDonald’s İnönü Stadı’nın altına bir şube açmak ister. Ancak firmanın renkleri sarı kırmızıdır. Bu durumun sorun olmasını istemeyen firma yöneticileri logoyu siyah beyaza boyayarak şubeyi açmış. Futbol yerel kültürlerle uyum sağlayarak ulusal ve popüler gelenekleri birleştirmiş, tüm dilleri konuşur hale gelmiştir. Stat içerisinde çeşitli kültürlerin yerel kıyafetleri kullanılarak mevcut izleyici sayısı elde tutulmakta ve yenileri eklenmektedir.

 FİFA verilerine göre günümüzde 32.000 takım ve 25 milyonu aşan işgücü mevcuttur. Bir hafta içinde 15 bin ulusal maç ve bu maçlarda 60 bin hakem görev almaktadır. Her yıl yarım trilyon dolar para akışı olan bir sektördür. Bu durum futbol müsabakalarının oynandığı saatlerde daha çok reklam alınabilmesi için mola sayılarının artırılmasını gündeme getirmiştir. Futbol giderek artan izleyici sayısı ile her geçen gün gelirlerini artırmaktadır.