Furkan Göktürk Yılmaz

Furkan Göktürk Yılmaz

Basılı yayında İngiltere örneği

Basılı yayında İngiltere örneği

Yeni Zelandalı Gazeteci Mark Sweney 2006 yılından beri The Guardian’ın gözü kulağı. Medya, reklam ve basılı yayın sektörünü takip ediyor. Benim de ara ara takip ettiğim bir isim.

Gazetede geçtiğimiz günlerde Sweney imzalı “Tipping point in decline of magazines as one large printer remains in UK” adlı tam sayfa bir haber yayınlandı.

Sweney bu haber için Büyük Britanya basınının önde gelen isimleri ile röportajlar yapmış. Genel yayın yönetmenleri ve medya analizcileri ile sektörün geleceğini tartışmış. Keyifle okudum. İlginç detaylardan haberdar oldum.

Bugünkü yazıda öğrendiğim bilgilerin ışığında basılı yayın sektörünü değerlendireceğim.

Dünya genelinde basılı yayınlar için pazar payı durdurulamaz bir şekilde gerilerken, kağıt giderek daha riskli ve maliyet yükü ağır bir hale gelmeye başladı.

İngiltere’de dergi ve basılı yayın sektöründeki değişim ürkütücü boyutlarda. Ülkede uluslararası standartlarda basım yapabilen 2 büyük matbaadan birisi geçtiğimiz aylarda kapandığını duyurdu.

Alman medya şirketi Bertelsmann'ın sahibi olduğu Prinovis, kapanmanın sebebi olarak dergi pazarındaki düşüşü ve artan kağıt maliyetlerini gösterdi.

Bir devrin kapanmasıyla beraber yayın sektörü tekelleşme sorunuyla karşı karşıya. Büyük Britanya’nın 5 farklı yerinde baskı tesisi bulunan Walstead, İngiltere’nin ayakta kalan son büyük matbaacısı.

Birleşik Krallık'ta yıllık bazda satılan basılı kitap gelirleri 2010 ile 2022 yılları arasında %70 oranında azalarak 1 milyar sterlinden 309 milyon sterline düştü. Abonelik araştırma hizmeti Enders Analysis'e göre basılı dergiler için yapılan tüketici harcaması 2010'da 1,4 milyar sterlinken, 2021'de 500 milyon sterlinin altına indi.

Bu arada basılı dergi okuma alışkanlıklarını çevrimiçi bir dünyaya taşıma iddiası ile kurulan iPad hedeflerinde pek başarılı olamadı. Şirketin kuruluşundan on üç yıl sonra dijital baskılar toplam tirajın yalnızca %5'ini oluşturuyor ve bu oranın neredeyse %40'ı sadece The Economist'e atfediliyor.

Öbür yandan silikon vadisindeki teknoloji şirketleri dijital bir dünyaya doğan Z kuşağının dikkatini çekebilmek için çalışmaya devam ediyor.

2022'de Birleşik Krallık'taki en iyi 100 derginin web sitesinde geçirilen toplam süre;

-YouTube'da geçirilen sürenin %0,9'una,

-Facebook'ta geçirilen sürenin %1,7’sine,

-Tik Tok'ta geçirilen sürenin %4,7’sine

-Instagram'da geçirilen sürenin %7,4'üne denk geliyor.

Medya yatırım şirketi GroupM'ye göre, teknoloji devlerine karşı verilen mücadelede İngiltere'deki dergilerin reklam pazarı 844 milyon sterlin (2014) seviyesinden 378 milyon sterline (2027) kadar düşecek.

Tahminlere göre 2025 yılına kadar Google, İngiltere'deki dijital reklam gelirlerinde 20 milyar sterlinden fazla artış sağlayacak.

Büyük Britanya’da olduğu gibi ülkemizde de basılı yayın sektörü zorda. Ulusal gazetelerin ve dergilerin tirajları her geçen gün eriyor. Bunu durdurmak mümkün olmayacak, görünen o.

Nitelikli dijitalleşme şart.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR