Zihinleri para hırsı bürümemiş ve karanlıklar içine daha dalmamış ve iki yüzlü insanlarla tanışmamış çocuklarınıza yanlış yapmayı öğretin.

-Evet!

Yanlış okumadınız. Yanlış yapmayı öğretin ki doğruları nasıl bulacaklarını bilsinler.
***
Yanlış yapmayan çocuk yanlışların üstesinden gelmeyi de öğrenemez ve bir yerlerde takılıp kalır. Bu yüzden de yanlış yapmayı öğrenen çocuklar hayata 1-0 daha önde başlarlar çünkü yanlışlarının üstesinden nasıl gelebileceklerini bilirler ve yanlışlardan doğrular kazanırlar.

***

Çocuklarınızı hayat hazırlayın. Hayatın gerçekleriyle küçük yaşlarda karşılaşsınlar. Yoksa büyüdüklerinde tozpembe bir hayatın içinde karanlık bir hayata girdiklerinde ne yapacaklarını bilemezler.

***

Oyunlarla öğretin yanlışları. Her zaman oyuncağı kırma fırsatını ona vermeyin siz onun oyuncağını kırın ve onu toparlamasını isteyin ve uzun bir süre bu oyuncaklar idare etmesini sağlayın. Sürekli isteyen tarafta bırakmayın çocuğunuzu. Eğer her şeyi onun için yaptığınızı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Siz onun için bir şeyler yaptığınızı zannederken ileride başına gelecek sıkıntılarda onu çaresiz bırakabilirsiniz.

***

İdareyi öğretin ilk başta.

Bozuk bir oyuncakla idare etmesini ve bundan zevk almasını sağlayın. Duygusal bağlar kurdurun ve o oyuncağı sevdirerek ona ilerde katlanması gerek insanlar nasıl iletişim kurması gerektiğini öğretmiş olursunuz. Bu yüzden kırık bir oyuncakla oyun oynamaya alışan bir çocuk ilerde karşısına gelecek olan her bozuk insanı nasıl idare edeceğini bilir ve ona göre davranın.

***

Sabrı öğretin.

Oyuncağı bozuldu diye ikinci bir oyuncak alamayacağınızı hissettirin. O oyuncak ile oyun dünyasını şekillendirmesini sağlayın ve bu yolda ilerletin onu. Bozuk bir oyuncağa tahammül eden bir çocuk düşünün nelere tahammül etmez!

***

Çözmeyi öğretin.

Oyuncağının kırık parçalarından yeni bir dünya oluştursun kendine. Kendisine verilen oyuncaktan yeni bir şeyler ortaya çıkarsın ve ilerde karşılaşacağı sıkıntıları nasıl kendi avantajına döndürebilir bunu öğrensin.

***

Çocuklarınızı gerçek bir hayata hazırlayın. Okumanın nasıl büyük anlam ifade ettiğini daha kundaktayken bile kavratmaya çalışın başında kitaplar okuyarak. Çünkü okuyan bireyler hem kendisine hem de çevresindekilere faydalı olur. Okumayan bireylerin her ne sıkıntısı olursa olsun hayatta nasıl sıkıntı çektikleri ortadadır.

Okuyan çocuklar okumayan ya da okumak istemeyen çocuklara göre her zaman bir adım ileride başlarlar hayata ve çocuklarınızı ne kadar iyi hayata hazırlarsanız sizde o kadar rahatlarsınız.

***

Çocuklarınıza “yok” kelimesini öğretmeyin! Yoktan var eden Allah’a inanan bir neslin yoku öğrenmesi çok saçma. Allah dilediği anda her şeyi yoktan yaratmışken. İnsanı yokluk aleminden kötü bir su içinde yaratan Allah’a inanan bir nesil Allah’a dayandığı müddetçe her şeyi yapabileceğini öğrensin.

Yok kelimesinin var kelimesine nasıl dönüştürüleceğini öğretin. Her şey yok olabilir. Evler, makamlar, servetler ama bunun üstesinden nasıl gelinebilir asıl mesele burada saklıdır. Bu yüzde çocuklarınıza yok olanı nasıl var etmek için uğraşabilirsiniz bunu öğretin…

Vesselam…