Enes Boyacı

Enes Boyacı

İletişimde sanallık

İletişimde sanallık

Çin’de başlayıp tüm dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 salgını yoğunluğunu yitirmiş olsa da hala üzerimizde bıraktığı etkiler devam etmektedir. Bu pandemi illeti tüketim alışkanlıklarımızdan tutun da iletişim sürecimize kadar bütün hayatımızı değiştirdi. Bu virüs genel iletişim alışkanlıklarımızı değiştirerek ortaya bir sanallık sürecini getirdi. Okullarda yüz yüze eğitime ara verilmesi ve devamında yaşanan kapanmalar sanallık sürecini arttırarak devam ettirdi. Sadece öğrenciler açısından değil aile ve arkadaşlar arası iletişimden iş ilişkilerine kadar bütün iletişim süreçlerini sanallığa soktu.

Pandemi ile başlayan sanallık öncelikle birçok insanda yalnızlık hissi oluşturdu. İnsanlar sosyal medya haricinde doğru düzgün iletişim kuramamaya başladı. Sevdiklerimizle yüz yüze iletişimde bulunamamaya başladığımız için aslında farkında olmadan insanları özlemeye başladık. İnsanlar yüz yüze iletişimden ve sosyalleşmekten keyif alırdı. Pandemi etkisini yitirse de özellikle gençlerde sanallık devam ettiği için insanların içinde bıkmalar ve sıkılmalar oluştu. Ayrıca kişilerarası iletişim sanal mecralardan yapıldığı sürece samimiyetten uzak oluyor. Çünkü birbirimizin jest, mimik ve beden dillerini sanallık sürecinde göremiyor ve duygularını tam olarak hissedemiyoruz.

Kişilerarası iletişim sürecinde pandemi dolayısıyla ortaya çıkan bu sanallık insanların birbirini anlayamamasına yol açtı. Bu durum da insanları tahammülsüzlüğe itti. Özellikle sosyal medyada birbirini yanlış anlayıp nefret söyleminde bulunan on binlerce insan var. Pandemi sürecinden önce de sosyal medyada çok fazla nefret söylemi vardı fakat pandemiyle giderek artan sanallık süreciyle birlikte nefret söylemleri günümüzde kat kat artmış durumda. Bu durum sanallık sürecinin en olumsuz etkisidir. İnsanların birbirini yanlış anlaması, tahammülsüzlük ve nefret söylemleri sonucunda insan ilişkilerimizin zayıflamaya başladığını fark ettim. Umarım sanal ortamlardan biraz daha kopabiliriz de eski samimiyet ve hoşgörümüz geri gelir.
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
SON YAZILAR