Alperen Aydın

Alperen Aydın

Ankara’daki Gül Baba’nın Bilinmeyen Hikayesi 

Ankara’daki Gül Baba’nın Bilinmeyen Hikayesi 

Bu hafta sizlere, Yozgat’ta dedemden duyup dinlediğim, Salih Şimşek’ten ise okuduğum pek bilinmeyen bir bilgiyi köşemden aktarmak istedim. 

Birçoğumuz Ankara'da Hacı Bayram Veli (k.s) Hazretlerinin türbesinin bulunduğu civarda yolun ortasında kafes içerisinde bir türbe görmüşüzdür. İşte orada yatan zata GÜL BABA derler. Hikayesini bilmez, fatiha okur geçeriz. 

İşte bu hafta size GÜL BABA’nın bilinmeyen hikayesini aktaracağım. 

Asıl adı Halim Baba’dır. Yozgat’ın Güllüce köyündendir. 

Güllüce köyü daha sonra ismi değişerek Karga köyü olmuştur. Yakın tarihte köyün ismi yeniden  değişerek Yeşilova olmuştur. 

GÜL BABA yada GÜL HALİM BABA Karga köyünde yaşar ÜMMİ (okuma yazma bilmeyen) bir derviştir. 

GÜL BABA Dedikhasanlı Mehmet Şakir Efendi (k.s) Hazretlerini ziyarete gider. Orada bir iki ay kalır, irticalen şiir söyler. Hatta şiirleri dinleyen Şakir Efendinin göz pınarlarının süzüldüğünü ak sakallı kocalar unutmamaktadırlar.

GÜL BABA, Şakir Efendinin (k.s) muhabbet halkalarının birinde Mi'raciyye okur. 

Şakir Efendi (k.s) "Ah evladım, aşk olsun sana, Bizim kitaplardan okuyarak öğrendiğimizi sana hangi kitaptan okuttular öyle" diyerek GÜL BABA’YI övgüsüne mazhar kılar. 

GÜL BABA hakkında bir menkıbe  anlatılır;
GÜL BABA’NIN hâli herkesçe malumdur. Pek hususi hâlleri görünür.

Bir gurup aklı evvel, şaka yapmak niyetindedirler, eğlenmek isterler. Anlaşırlar aralarında . Tabutun içine bir arkadaşlarını yatırırlar ve GÜL  BABA’nın yanına gelerek, cenaze namazı kıldırmasını isterler.

GÜL BABA bu aklı evvelleri yanından uzaklaştırmak ister, ancak incelikten anlayacak yapıda değildirler. Israrcı olurlar.

GÜL BABA da: " Peki o zaman , ölü niyetine mi, diri niyetine mi?  diye sorar.

Akıllarınca gülüp eğlenecekler, olur mu Halim Baba diriye namaz olur mu? diye karşılık verirler.

GÜL BABA imam, aklı evveller cemaat olur. Ölü niyetine cenaze  namazı kılarlar.

Namaz sonrası pürtelaş tabutu açarlar. Eceli orada yeten arkadaşları çoktan ölmüştür. Anlarlar büyük bir hata yaptıklarını ama iş işten geçmiş, ok yaydan çıkmış bir kere dönüşü yok.

GÜL BABA, çok üzülür, Karga köyünü terk eder, sır olur gider. 

GÜL BABA 93 harbine katılmıştır.

GÜL BABAYI tanıyan bir Osmanlı paşasının yolu Yozgat'a düşer. Osmanpaşa'da Emirci Sultan'ın türbesini ziyaret eder, oradan GÜL BABA’YI ziyaret için Güllüce köyüne doğru yol alır.

Yolda bir adama rastlar GÜL BABA’YI sorar. Adam da GÜL BABA’nın köyü terk ettiğini  ve olup  biteni anlatır.
Paşa: " Eyvahlar olsun, bu yapılacak iş mi? Heyhat heyhat bu köyün gülü gitmiş kargası kalmış" diyerek dönüp gider.
Güllüce olan köyün adı Karga olur.

GÜL BABA sırdı. 93 harbinde aldığı yara ile Gazi olarak döndüğü Ankara’da şimdiki meftun olduğu yerde şehadete erer.

Türbesi Ankara Hacı Bayram Veli (k.s) Hazretlerine yakın yerdedir.
Ruhu şad makamı âli olsun.
GÜL BABA’nın ruhuna Fatiha. 

Kaynaklar:
Salih Şimşek 
Burhanettin Kapusuzoğlu 
Merhum Kadir Yüce (Şeyhzade Camii müezzini.) 
Necip Kocaaslan (Köy halkından) 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR