
İnsan İlişkilerinin İnce Sanatı
İnsanoğlu, var olduğu günden bu yana başkalarıyla temas hâlinde, sözle, bakışla, bazen bir tebessümle birbirine dokunuyor. İlişkiler, hayatın görünmez ama en güçlü bağlarıdır. Bizi birbirimize bağlayan şey, çoğu zaman büyük sözler değil; küçük ama samimi davranışlardır. Ne var ki, modern hayatın hızında bu incelikler kaybolmaya yüz tuttu. Cep telefonlarının ışığı, göz göze gelmenin sıcaklığını; kısa mesajlar, el yazısıyla yazılmış bir mektubun duygusunu unutturdu.
Mevlânâ, “Yaratılanı hoş gör, Yaradan’dan ötürü” diyerek aslında insan ilişkilerinin özünü özetlemiştir. Karşımızdaki kişinin kusurlarını görmezden gelmek, onlara sevgiyle yaklaşmak, toplumun en sağlam köprüsüdür. Fakat günümüzde, empati kurmak yerine yargılamak daha kolayımıza geliyor. Oysaki insan, anlamak için dinlemeli; dinlemek için de gönlünü açmalıdır.
****
Sosyal hayatta zaman, en değerli sermayemizdir. Sevdiğimize ayırdığımız bir saat, yalnızca bir zaman dilimi değil, bir ömürlük hatıradır. Dostlarımızla paylaştığımız bir kahve, ailemizle yediğimiz bir akşam yemeği, bazen en büyük mutluluğu getirir.
Ancak insan ilişkilerinin sağlıklı olması, yalnızca karşılıklı sevgiden değil, aynı zamanda saygıdan geçer. Yahya Kemal Beyatlı’nın, “İnsan âlemde hayâl ettiği müddetçe yaşar” sözünü düşündüğümüzde, başkalarının hayallerine saygı duymanın da bir erdem olduğunu görürüz. Karşımızdaki kişinin hedeflerini küçümsemek, onun dünyasını daraltır; destek olmak ise kanat takar.
****
Toplumsal ilişkilerde bir diğer önemli unsur, affetmektir. Kırgınlıklar, birer zincir gibi bizi geçmişe bağlar. Affetmek, o zinciri kırmak ve birlikte yeni denizlere yelken açmaktır.
Bugün, sosyal medya bize çok sayıda insanla temas kurma imkânı veriyor. Ancak bu temas, çoğu zaman yüzeysel kalıyor. Bir fotoğrafın altına bırakılan beş kelimelik yorum, bazen bir sarılmanın sıcaklığını veremiyor.
****
Ve en önemlisi; gerçek bağlar, yalnızca yürekten kurulur. Belki de yeniden birbirimizin kapısını çalmalı, çayını içmeli, derdini dinlemeliyiz.
Pablo Neruda’nın şu dizeleri, bu konuyu en güzel şekilde özetler: "Sevgi kısa, unutmak uzun sürer."
İşte bu yüzden, hayatımızda yer verdiğimiz her insanın hatırası kalıcıdır. Kimi zaman bir dostun omzunda ağlamak, kimi zaman bir arkadaşın kahkahasında neşeyi bulmak, insan olmanın en doğal hâlidir.
Sonuç olarak, insan ilişkileri bir sanattır; emek, sabır ve incelik ister. Gönüller arasında kurulan köprüler, en sert fırtınalara bile dayanır. Yeter ki birbirimizi anlamaya, dinlemeye ve sevmeye devam edelim. Çünkü hayat, paylaşınca güzelleşir; tıpkı bir şiirin, okundukça anlam kazanması gibi.
Vesselam…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.