Göknur Çekinmez

Göknur Çekinmez

Hangisi Büyük İstanbul Depremi?

Hangisi Büyük İstanbul Depremi?

Geçtiğimiz günlerde İstanbul art arda gelen deprem haberleriyle sarsıldı. Uzmanların yıllardır konuştuğu büyük İstanbul depremi adı altında halkın psikolojisini alt üst eden deprem haberleri artık daha da sık anılmaya başlandı.

İstanbul halkının içinde bulunduğu çaresizlik ise gün geçtikçe artmaya başladı. Deprem haberleri hakkında her konuşulan konu iyi ya da kötü halka hiçbir fayda sağlamıyor. Bir uzmanın artık deprem olmayacak beklenilen büyük depremi yaşadık demesine sevinen halk bir sabah uyanıyor ve İstanbul’u 8 büyüklüğünde bir deprem bekliyor ve bu 2 ay içinde deniyor.

İnsanların sağlığı ile oynamaktan artık vazgeçer misiniz? Sizlerin dilinize kolay gelen deprem ön izlenimleri halkın psikolojisini bozmuş bulunmakta. Daha deprem yıkıntılarımız tazeyken sürekli İstanbul büyük depremi diye bastıra bastıra anlatmanın ne faydası var. Sizin bağıra bağıra anlattığınız deprem haberlerine halk ne yapabilir ki? Bu konuda önlem alması gereken kurum halk değil devlettir. İstanbul gibi Dünya gözdesi bir şehrin artık deprem haberleri ile anılması hoş değil. Deprem ülkesi olduğumuzu halk kabul etti zaten.

Depremin Allah'tan geldiğini de biliyoruz. Ama sürekli bu haberleri taze tutmak bir fayda sağlamamakta. Her önüne gelen insanı televizyon proğramlarına bağlayıp vay öldük vay bittik diye ortalığı birbirine katacak izlenimler verilmesin artık. Bunlar yaşanılası mecbur durumlar. Evet önlem alınabilir deprem alanında. Ama iş iiten geçtikten sonra kime ne faydası var. Depreme dayanıksız 1.600.000 binanın olması devletin çok fazla bir bütçeye bunu halletmesi gerekir. Ülkemizde yaşanılan ekonomik kriz yüzünden bu mümkün değil. Bunu siyasileştirmekten ziyade gerçek veriler ortaya konulursa devletin de yapabileceği durumlar kısıtlı.

Riskli alanlara iskan verilmemesi gerekiyor mesela. Bunda suçu devlete atabilirsiniz evet. Suçu attık iskan konusunda ama vatandaşımızda araştırıp riskli alandan ev satın almamalı. Karşılıklı oturup tartılıp değerlendirilmeli. İnsan sağlığı ucuz olmamalı. Uzmanlarda alınacak önlemleri, olacak depremleri, kaç şiddetinde gerçekleşeceğini önce yetkili mercilerle konuşmalı. Sonra halka anlatılacaksa öyle önizlenimlerini dile getirilmeli. Çünkü dile dökülen her söz karşıda büyük yıkımlar yaratıyorsa bunlara artık dur denip halkın psikolojisi güdülmeli.

İstanbul depreme açık riskli bir şehirimiz. Bunlar kaçınılmaz gerçek. Ama yaşanılan her doğa olayı da sonuçların çıkarılması için bizlere gönderilen olaylar Silsilesi. Kimse deprem olmasını istemez. Kimse canların yanmasını, yuvaların yıkılmasını istemez. Ama eğer alınacak bir önlem, bir tespit, bir değerlendirilme varsa tez zamanda yapılmalı. İnsanımızın canını riske atmaya gerek yok. Herkes üzerine düşeni yapıp gerisini Allah'a havale etmekle yükümlüdür. Umarım yıkıcı, can alıcı depremler yaşanılmaz

Önceki ve Sonraki Yazılar
SON YAZILAR