Şule Nallı

Şule Nallı

Yaşlılara hürmet

Yaşlılara hürmet

Yaşlılarımız bizim hazinemizdir. Derin bilgi ve tecrübeleriyle bizlere her zaman rehber olmuşlardır. Onlara saygı ve şefkatimizi her zaman göstermeliyiz. İnsanoğlu fanidir. Saygı ve şefkatin bir yansıma olduğunu her daim hatırlamalıyız. Bu geleneği yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak görevi de bizlere düşmektedir. Günlük hayatımızda büyüklere karşı davranışlarımız, çocuklarımız için örnek teşkil edecek ve bu güzel geleneğimizin yaşamasını sağlayacaktır.

Yaşlılarımızın ne kadar değerli olduğunu sadece özel günlerde değil her zaman hatırlatmalı ve yaşama sevinçlerine ortak olmalıyız.

İslam dini yaşlılara hürmet etmeye büyük ehemmiyet vermiştir. Yaşlılar toplumda çok önemli boşlukları dolduran kimselerdir. Yaşlılar, o evreye erişinceye kadar gösterdikleri yararlılıklar ile topluma hizmet ettikleri gibi yaşlandıktan sonra da topluma faydalı olmaya devam etmektedirler.

Yaşlılık insan ömrünün en zor çağı olsa da insan yaşamıyla kıyaslandığında kısa bir döneme tekabül eder. Yaşlılık, insan doğasında var olan fıtri bir kanun, hayat maratonunun son durağıdır. Doğum, çocukluk, gençlik, olgunluk döneminden sonra, insanoğlu kendini ihtiyarlık potasında bulur. Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de 'Allah sizi güçsüz olarak yaratan, sonra güçsüzlüğün ardından bir güç veren sonra gücün ardından bir güçsüzlük verendir.

O dilediğini yaratır. O hakkıyla bilendir. Hakkıyla kudret sahibidir. Yetişkinliğin bir uzantısı olan yaşlılık, ömrün ileriki döneminde insanda fiziksel ve ruhsal değişmelerin görüldüğü bir evredir. Bilindiği üzere yaş ilerledikçe insanın kamburlaşması, bedendeki derinin buruşması, saçların ağarması ve dökülmesi gibi belirtiler ile birlikte vücudun tüm fonksiyonlarında yavaşlama, kuvvetten düşme gibi durumlar bariz bir şekilde görülür.

İnsanın yaşlılıktan kaçması veya yaşlılığın insana bulaşmaması mümkün değildir. Her genç yarın kendilerini ihtiyarlık koltuğuna oturur bulacaktır. Her genç yaşlı olmaya adaydır. Yaşlılık, insan ömrünün en zor çağı olsa da insanın sonsuz yaşam serüveninde kısa bir dönemdir.

Yaşlıların tecrübe ettikleri yaşantıları yeni nesillere aktarmak ve gençlerin de yaşlıların tecrübelerinden istifade etmekle ömürleri dahada bereketlenir. "Eğer Yaşlılıkta geçmişin muhasebesi yapılır ve geçmişin tecrübe ve birikimleri yeni kuşaklara aktarılırsa geçen ömür kıymetli ve bereketlidir. Dinimiz İslam, yaşlıları sevmek, onlara hürmet etmek, tecrübelerinden istifade etmek, onlara hizmet ederek dualarını almayı emretmektedir.

Bununla ilgili Hazreti Peygamber bazı hadislerinde şöyle buyurmaktadır, 'Herhangi bir genç yaşlılığından dolayı bir ihtiyara hürmet ederse, Allah da yaşlandığında ona hürmet edecek kimseler var eder.' Bir başka Hadis-i Şerifte, 'Düşkünleri görüp gözetiniz. Zira siz, ancak düşkünleriniz sayesinde yardım görür ve rızıklandırılırsınız.' diye buyruluyor."

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR