Şule Erciyas

Şule Erciyas

Hastalık İnsanların İmtihanı

Hastalık İnsanların İmtihanı

İnsanlığın büyük bir imtihanı olan çeşitli hastalıklar can almaya, insanları hasta etmeye devam etmektedir. İnsanlık her daim çeşitli sebeplerle çeşitli yerlerde imtihan edilmiş ve bu müminin Allah tarafından bir imtihanı olmuştur. İmtihanla dolu bu dünya alemi bize bir çok vesilelerle değişik sebeplerle imtihan olunduk. 

Bunlar evlatla, anne baba, kardeşle, komşu ile akraba ile ve birçok daha sayabileceğimiz sıkıntılara maruz kalmışızdır. Bu gibi önemli salgın hastalıkla insanların duyarlı olması kurallara riayet etmesi ne kadar zor olsa da bunu sürdürebilmesi gerekmektedir. Ancak isyan etmek bu musibetlerden geldi demek bizim kulluk vazifemize yakışmaz niteliktedir. Peygamber Efendimiz (S.A.V) bir çok bela ve musibetlere maruz kalmış ve hiç birinde isyan etmemiş her daim sabır ve sebat göstermiştir. 

Taif yolculuğunda çapulcuların Peygamber Efendimizi taşlamalarına rağmen o bütün bunlara sabır göstermiş ve hiçbir kötü dua ve dilekte bulunmamıştır. Peygamber Efendimiz müminin hali ne hoştur, her hali kendisi için hayırlıdır ve bu durum yalnız mümine mahsustur. Başına güzel bir iş geldiğinde şükreder, bu onun için hayır olur, başına bir sıkıntı geldiğinde ise sabreder buda onun için hayır olur buyurmuştur. Bizlerin üzerinde durması gereken önemli huşulardan birisi de müminin musibetlerden hem dünyevi hem de uhrevi hayata dönük dersler çıkarabilmesidir. 

Şayet yaşanan felaketlerde insanların ihmallikleri, tedbirsizlikleri veya da dikkatsizlikleri gibi konular söz konusu ise benzer musibetlere tekrar maruz kalmamak için ileriye dönük tedbirler alınmalı aynı hatalara ve sıkıntılara düşürmemelidir. Aynı şekilde yaşanan bütün felaketlerden manevi anlamda da dersler alan insan her an çeşitli sıkıntılarla yüz yüze gelebileceğinin bilincinde olarak yaşamalı bu gibi durumlara karşı ruhen hazırlıklı olmalıdır. Yaşadıklarından sonra insanın nedenli aciz ve fani olduğunu bilmeli ve on göre bir hayat yaşamalıdır, musibetler karşısında müminin sabrı, inancı daha da güçlenmelidir. İnancı, teslimiyeti ve tevekkül anlayışı ile mümin yaşadığı musibetlerden hem maddeten hem de manen güçlenerek çıkmayı başarmalıdır. 

Çünkü mümin hem nimetlere şükretmesinin hem de musibetlere sabretmesini bilen insandır. Onun halis niyeti ile ve Allah’ın rızası doğrultusunda yaptığı her işi hayırlıdır. Peygamber Efendimiz Müslümanlar benim başıma gelen musibetlere baksınlar da kendi musibetleri karşısında güçlü kalsınlar. Bizlerde bela ve musibetler karşısında güçlü kalalım, her daim sabır gösterelim Allah’a güvenelim ve bu zorlu imtihanı kolaylıkla verelim. Selam ve Dua ile.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR