Şule Nallı

Şule Nallı

Toplumumuzda hızla artan boşanmanın sebepleri

Toplumumuzda hızla artan boşanmanın sebepleri

Boşanma, hukuki olarak evliliğin sona erdirilmesidir. Türk toplumu, dünyanın köklü ve sağlam aile geleneklerine sahip toplumlarından birisidir. Boşanma sebepleri arasında, “şiddetli geçimsizlik”, “terk”, “zina”, “sosyoekonomik yetersizlik”, “cana kast”, “kötü muamele”, “akıl hastalığı”, “şan, şöhret” gibi unsurlar yer almaktadır. Türkiye’de boşanmalar, erkeklerde 25-39, kadınlarda ise, 20- 34 yaşları arasında yoğunluk göstermektedir. Meydana gelen boşanmaların %44,8’i, evliliğin ilk beş yılında gerçekleşmiştir. Bu sebeple ilk beş yıl, evlilikte kritik yıllar olarak nitelendirilebilir.

Boşanmaların yaklaşık yarısına yakınının çocuksuz ailelere ait olduğu düşünülürse, çocuk varlığı, aileyi muhafaza eden önemli bir unsur görünümündedir. Boşanma ve öğrenim durumu arasındaki ilişki ise ters orantılıdır. Çocuk, sevgi ve şefkate muhtaçtır. Bu durumun en iyi gerçekleştiği yer, aile ortamıdır. Sağlam aile geleneklerine sahip Türk ailesinin; muhafaza edilmesi, korunması ve geliştirilmesi yararlı olacaktır.

Türkiye'deki boşanmaların en önemli nedeni geçimsizliktir. Her yıl bu oranlarda artışın olduğu gözlenmektedir. Buna ilaveten, İstatistik Enstitüsü verilerine göre, boşanma nedeni olarak ikinci ve üçüncü sırada terk ve zina yer almıştır.

En yaygın boşanma sebebi olarak görülen ‘şiddetli geçimsizlik’ gerekçesinin aslında bir üst başlık olduğunu ve bunun içinde ekonomik, teknolojik, kültürel sebepler ile toplumsal cinsiyet faktörleri gibi birçok sebebin olduğu boşanma davalarının artmasında toplumdaki yoksullaşmanın, artan pahalılığın da etkili olduğuna dikkat çekerek, buna rağmen teknoloji ve sosyal medyanın yarattığı lüks yaşamın insanları çıkmaza soktuğunu görüyoruz.

Kentleşmeyle birlikte kadınların iş hayatına atılmasının ve ekonomik bağımsızlığın, evlilikteki küçük aksaklıklarda dahi boşanma tercihini daha kolaylaştırdığını, yani kadın iş hayatının zorlukları, bunun getirdiği sorumluluklar nedeniyle evliliklerdeki sorunları tolere etmemeyi tercih edebiliyor, bu aslında iyi ve olumlu bir boşanma sebebidir.

Çünkü eskiden sorun çıksa da, şiddete maruz kalsa da buna sanki katlanmak zorundaymış gibi bir algı vardı ve kadın da böyle olduğunu düşünüyordu. Ama şu anda kadınlar böyle düşünmüyor, diyor ki maruz kalmak istemediğim bir durum varsa boşanırım. Saygı ve sevgisi bitmiş evliliklerin fazla uzatılmaması daha hayırlıdır. Birbirlerine karşı hatalı davranışlar başlamadan sonlandırılabilir.

Mutlu bir evlilik için doğru ve net bir iletişim kurmalıyız. Evimizin sorumluluklarını birlikte üstlenmeliyiz. Birbirimize zaman ayırmalıyız. Gerektiğinde ise yalnız bırakmalıyız birbirimizi çok sıkmadan yaşam alanlarımıza saygı duymalıyız.

Özel zamanlarımızı güzel değerlendirelim ki duygularımız karşılıklı değer görebilsin. Ve en önemlisi birbirinize sevdiğinizi söyleyin. Evliliğin gerekliliklerini yerine getirmediğimiz zaman anlaşmazlıklar başlıyor ve birçok bahanelerle sonucu boşanmaya gidiyor. Emek ve sabır göstermeden hiçbir şeye sahip olamayız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR