Ahmet Sefa DİKTEPE

Ahmet Sefa DİKTEPE

Yerel seçimler yaklaşırken…

Yerel seçimler yaklaşırken…

Yerel seçimler yaklaşıyor. Her partinin adaylarını yavaş yavaş kamuoyuna duyurmasıyla amiyane tabirle seçim sathı mahalline giriyoruz. Ülkemizde seçimler her zaman zor ve netameli süreçler olmuştur. 

Suni gündemlerle ana mecrasından çıkarılan siyasi gündem bir anda millet, memleket meselelerinden çok; adayların ve parti liderlerinin atışmalarıyla da daha da içinden çıkılmaz bir hal alıyor desem herhalde abartmış olmam.

Zaten fikirsizlik kutuplarına ayrılmış kamuoyunu daha büyük kutuplaşma ortamına çekmek isteyenlere can suyu oluyor seçim süreçleri…

Neredeyse “benim adayım senin adayını döver” çocukluğuna evrilen gülünç durumlar yaşıyoruz…

Siyaset kurumu topluma yön veren kurum olması hasebiyle geliştirdiği argümanlara, uyguladığı seçim stratejilerine ve kullandığı dile dikkat etmek mecburiyetindedir. İktidar, muhalefet ayırmadan etki alanındaki kitleyi diğer kitleye karşı bir savaş algısına itmemelidir.

Seçimler, öyle görmesem dahi belki koltuk kapışma derdindekiler için ölüm kalım mücadelesi olabilir fakat milletimiz bu algıyla kamplaştırılırsa, seçim süreci ve sonrasında önünü alamayacağımız büyük toplumsal kırıklarla karşılaşabiliriz.

Bunun için siyasilerimiz seçim propagandalarını fay hattı üzerine değil ayakları yere basan fikirler üzerine kurmalıdır. Çözüme kavuşmayı bekleyen mahalli ve genel birçok memleket meselesi orada dururken sokak ağzıyla geliştirilen karşılıklı kişisel söylemlerin kimseye bir faydası olmayacaktır.

Bugün toplumumuzda neredeyse her kesimin ya bizim gibi düşünürsünüz ya da vatan haini olursunuz gibi bir algıyla birbirine mukabele etmesinin siyasilerimizin kullandığı kutuplaştırıcı dilden kaynaklandığını düşünüyorum.

Bugün Ortadoğu’da hayretle gördüğümüz “vuran da vurulan da Allah-u Ekber diyordu” şeklinde terennüm edilen hakikat bize toplumsal kutuplaşmanın nerelere varabileceğini göstermesi açısından çok önemli bir misaldir.

Asgari müştereklerde millet ve memleket hesabına birbiriyle kucaklaşmayanlar yarın bu millete bunun hesabını veremezler.

Siyasetin göz kamaştırıcı büyüsünün etkisinde kalan politikacılardansa aziz Türk milletine seslenmenin hem meramımızı anlatmak adına hem de gayretimizi kuvvetlendirmek adına daha hayırlı olacağını düşünüyorum.

Millet olarak bu seçim sürecinde meydan hesaplaşmalarını komşu kavgalarına çevirmeden örnek olması gereken siyasilerimize örnek olarak atlatalım.

Allah’ı bir, peygamberi bir, kitabı bir, bayrağı bir olan bu milleti bölmek isteyenlere fırsat vermeyelim…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR