Adem Öztürk

Adem Öztürk

Türkiye'de Kadın Olmak: Kadınlar Günü…

Türkiye'de Kadın Olmak: Kadınlar Günü…

Kadın, annedir. Kadın, eş, bacı, hala, teyzedir. Kadın, toplum hayatımızın dişi kuşudur. Yuvayı o yapar, o kurar, o yaşatır. Yani kadınlar, başımızın tacıdır.

Ülkemiz, Kurtuluş Savaşı sonrasında toplumsal ve sosyal olarak büyük bir değişim geçirdi ve dünya toplumlarının, Atatürk'ün üstün gelecek öngörüsü ile kadına bakışını değiştirmesinde öncü oldu. Seçme ve seçilme hakkı gibi kadının üstünlüğünü vurgulayan anayasal değişiklikleri ilk yapan ülkelerden biri oldu.
Son yüzyılda teknolojik değişimlere bağlı olarak sosyal normlarda gelişmeler yaşandı. Ancak yine de kadın, ailenin baş tacı, hem ekonomik hem sosyal olarak kurucu ve koruyucu rolünü sürdürdü.
Son yıllarda ülkemizde kadınların iş hayatına katılımı önemli ölçüde arttı ve bu, artık kadınların sadece ailede değil, toplumun yönetiminde de daha etkin olmasını sağladı. 1990'lı yıllarda mesleklerde kadın nüfusu %70'e karşı %30 oranında kadın aleyhineyken günümüzde eğitim, sağlık ve kamu sektöründe kadın çalışan oranı %60 kadın, %40 erkek olarak değişti.

Anadolu'da güzel bir deyiş vardır: "Eğer bir kızınız varsa BAĞ-KUR'lusunuz, iki kızınız varsa SSK'lısınız, üç kızınız varsa Emekli Sandığı emeklisisiniz, cennetliksiniz." Burada kız evladının anne, baba ve kardeşlerine olan koruyucu ve fedakâr özelliklerine vurgu yapılır.

Ülkemiz, bulunduğu jeopolitik konumu ve ani siyasal değişimler nedeniyle ekonomik olarak sürekli iniş ve çıkışlar yaşayan bir ülkedir. Ekonomik dengesizlikler aile ve toplum yaşamını olumsuz etkiler. Bankalar tarafından yapılan araştırmalara göre, Türkiye'de ödemesi en sorunsuz kredi konut kredisi olduğu belirtilmiştir. Bu, kadınların konuta karşı muhafazakâr tavrı nedeniyle ipotekli alınan kredide konutun kaybedilmesi endişesi ve stresiyle ilişkilendirilir. BDDK raporlarına göre, kadınlar en önce konut kredisini ödemektedir.

Kadınlar, baş tacımızdır. Kadınlar, yuvamızın koruyucusudur, evlatlarımızın annesidir. Rahmetli Şemsi YASTIMAN'ın bir türküsünde dediği gibi: "Halam sağ olsa da, sesim duysaydı, cebime devramel, iğde koysaydı. Bir de gitsem teyzem beni görseydi, içi çökelekli dürüm dürseydi." Kadınlar, hem hala hem teyze olup yeğenlerinin de göz bebeğidir.

Günümüzde gençler, ekonomik ve sosyal nedenlerle zor yuva kuruyorlar. Ülkemizin yöneticilerinden ricamız, kadınların yuva kurmalarına destek olmaları ve onların çalışma hayatındaki çocuk, yuva, kariyer denkleminde sorunlarla mücadele onlara pozitif ayrımcılık yapmaları gerektiğidir.
Geleceğimizin anahtarı kadınlarımızdadır. Onların günlerini kutluyor, sağlık ve afiyet diliyorum.

Saygılarımla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
SON YAZILAR